4 Nisan 2015 Cumartesi

Yeni Bir Sayfa

Yeni bir sayfa her bir sayfa başka hayatlara tercüme.
Her yeni gün, aydınlığın parolasında.
Ki seni görmeden sevmek, aşkın en büyük gizemi.
İçinde kaybolduğum şehir, senin varlığında ki ezberim.

Ne derse gece, gündüze aç yıldızlar.
Parlasa da gök, muhtaç bir ışığa.
Dönüp git diye değildir, yaşanmışlar.
Fakat ne kadar gidersen git, ihtiyacın var esintiye.

Bu rengarenk yollar sana çıkar mı bilmiyorum.
Ancak tuttuğumda nefesimi, soluğumda ki bu his.
Beni alıp götüreceğini bildiğim zamanın kollarında değilde,
Sana ilerleyen zamanın, koşuşturan anlarımın.

Seninle batan bir güneşin, son deminde sana ulaşmak.
Kollarımı aralayıp, işte bu kadarsın.
Açtığım kadar , kapattığım kadarıyla.
Ellerimle sımsıkı bağladığım kadar.

Buna kader mi derler bilmiyorum.
Cahillikten değil de, mahçup olmaktır bunun adı.
Özlemin insanın içinde ki tüm kırgınlıklarını dağıtan bu alçaklığındanmıdır.
Bilmiyorum.

Zaten bilmemekte değildir bunun adı.
Adını bulan da yoktur, mecaz ile yaşamdır bu.
Seni sevmek, geçmişin tozunu bir kenara itmek gibi.
Hiç beklemeden sana yönelmektir bunun adı.

Kayıp bir kalemin, içinde ki sihir gibi seni sevmek.
Sakladığım dolaptan çıkarıp tekrar başa sarmak.
Bu kez mutluluğa teslim olmak.
Kaçmak değilde, kaçamamak.

Bunun adı cesaret değil, namı yok şanı yok.
Sadece bir kelam sana dokunmak.
Görmesem de senin sıcaklığını hissetmek.
İşte bu tüm bilime aykırı bir gülüş..

Bakarsan, anlamam aşktan.
Ama senin sesinde tekrar dokurum aşkımı.
Bunun adınıda sorgulamam.
Çünkü seni sevmek, seni sevebilmek.
Çünkü seni sevmek, tanımsız.
Çünkü seni severek düşünmek.
Tarifsiz bir lezzetin en gizli tarifi.
/b.onurcan/

Anasayfaya dön

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder